İstihdam paketi açıklandı: 120 bin kişi istihdam edilecek

0

İstihdam paketi açıklandı: 120 bin kişi istihdam edilecek

Dün açıklamayı planladıkları
paketi, yaşanan gelişmeler dolayısıyla bugüne aldıklarını anımsatan
Başbakan Ahmet Davutoğlu, ülkelerin kalkınmalarında hukuk düzeninin
temel teşkil ettiğini vurguladı.

Hukuk düzeninin, nihayetinde temel insan hak ve özgürlüklerinin,
ekonomik yatırımları da ilgilendiren ekonomik özgürlüklerin ve bu
özgürlüklerin hayata geçirilmesini sağlayan kamu düzeninin,
dolayısıyla güvenlik ortamının temin edilmesine bağlı olduğunu dile
getiren Davutoğlu, şunları kaydetti:

“Dolayısıyla demokrasi, hukuk düzeni ve ekonomik kalkınma
birbirlerinin mütemmim cüzleridir. Birinin olmadığı yerde diğerinin
bulunması mümkün değil.  Hukuk düzenimize dönük yapılan
saldırı aslında Türkiye’de istikrara, istikrarla birlikte
Türkiye’nin 12 yıl içinde başarmış olduğu büyük ekonomik hamlesine
dönük de bir saldırıdır. Dün de çok açık görüldüğü gibi milletimiz
bu saldırılar karşısında birliğini, beraberliğini muhafaza etmiş,
teröre karşı toplumsal direncimizin ne kadar güçlü olduğu bir kez
daha ortaya konulmuştur.

Dünya bir taraftan uluslararası terörle güvenlik sorunları yaşarken
diğer taraftan bir ekonomik kriz sürecinden geçmekte. Bunu hepimiz
görüyoruz. Türkiye’de de terör saldırıları ihtimali ile ekonomik
hayat arasında, kamu düzeni ile ekonomik kalkınma arasındaki
irtibatı sağlayan, koruyacak olan temel saik demokrasinin
güçlendirilmesi, hukuk düzeninin tahkim edilmesi ve güven ve
istikrarın temin edilmesidir. 7 Haziran seçimlerine giden süreçte
en önemli husus bu konuda Türkiye’de 12 yılda sağlanan güven
istikrar ortamının korunması, muhafaza edilmesidir. Bu çerçevede
hükümetimiz bir taraftan Türkiye’de özgürlük ve güvenlik
alanlarının korunmasını temin ederek, diğer taraftan da bunların
hem sonucu hem de altyapısını oluşturan ekonomik kalkınmayı ve bu
kalkınma yolunda atılacak adımları tam bir bütünlük içinde ortaya
koymaktadır.”

Özellikle Avrupa’daki ekonomik krizin gösterdiği çok açık bir
gerçek olduğuna işaret eden Davutoğlu, istihdamı önceleyen, üretime
dönük, sanayi yatırımlarının ve reel sektörün güçlü olduğu
ekonomilerin konjonktürel krizlere daha dirençli olduklarını
belirtti. Hizmet ağırlıklı ya da üretim boyutu zayıf ekonomik
yapıların ise komşu bazı ülkelerde görüldüğü gibi bunlara
dayanmasının çok güç olduğuna değinen Davutoğlu, şöyle konuştu:

“Türkiye’nin en önemli özelliklerinden birisi Türk ekonomisinin son
12 yılda yaptığımız reformlarla çok güçlü bir üretim üssü haline
gelmiş olmasıdır. Şu anda Türk ekonomisi, Orta Avrupa’da Almanya,
Fransa, İtalya hattından Hindistan, Çin hattına kadar olan bölgeyi
bir ekonomik havza olarak değerlendirirseniz Asya’nın, Afrika ve
Avrupa’nın bu hat dışındaki en büyük üretim üssüdür. Bu üretim üssü
niteliğini de korumaya kararlıyız. Bu çerçevede önemli adımlar
attık. 62. Hükümet olarak da temel hedefimiz, Türkiye’nin üretim
alanında yapısal bir değişim yaşayarak, yüksek teknoloji yoğunluklu
üretime geçiş altyapısını kurmak, insan dokumuzu da bu çerçevede
niteliksel bir değişime yöneltmek şeklinde olmuştu.”

Başbakan Davutoğlu, açıklayacakları 11 ayaklı tedbir paketi ile
üretimi, istihdamı teşvik edeceklerini, sanayi yatırımlarının ve
reel sektörün üretim imkanlarını geliştirecek bazı önemli adımlar
atacaklarını bildirdi.

Davutoğlu, Başbakanlık Çankaya Köşkü’ndeki İstihdam, Sanayi
Yatırımı ve Üretimi Destekleme Paketi’ne ilişkin basın
toplantısında, atılan adımların hem gelir dağılımını düzeltecek hem
de piyasadaki talebi artırarak üretimi teşvik edecek nitelik
taşıdığını belirtti.

Bin 100 liranın altında emekli aylığı alanlara 100 lira seyyanen
zam yapılacağını anlatan Davutoğlu, “Uygulamada ise bin liranın
altında olan her bir emekli aylığına 100 lira zam yapıyoruz, bin
liranın üstüne geçen aylıklarda da bin 100 liraya tamamlıyoruz. Bu,
yaklaşık 4 milyar liralık katkının 5 milyon emekli vatandaşımıza
aktarılması anlamına geliyor. Emeklilerimizin hayat standardının
düzeltilmesi yönünde son derece önemli bir adım” diye konuştu.

Emekli olup ticaret faaliyetinde bulunan 630 bin emekli için de
sosyal güvenlik destek primi olarak yüzde 15’lik kesintinin yüzde
10’a çekildiğini ifade eden Davutoğlu, aylıklara ortalama 50
liralık artış getirildiğini belirtti.

Davutoğlu, 570 binin üzerinde vatandaşın faydalandığı 145 lira olan
65 yaş aylığını, yüzde 37’lik artışla 200 liraya çıkardıklarını,
söz konusu kişilere yaklaşık 342 milyon liralık kaynak aktarımının
söz konusu olacağını kaydetti.

Büyüme rakamlarının açıklandığını anımsatan Davutoğlu, Türkiye
ekonomisinin geçen yıl yüzde 2,9 büyüdüğünü, bu rakamın hedeflere
göre mütevazı göründüğünü ancak dünya ekonomisinin büyük bir
krizden geçtiğinin unutulmaması gerektiğini bildirdi. Türkiye’nin
göreceli olarak Avrupa’da en hızlı büyüyen ülkeler arasında olma
niteliğini koruduğunu dile getiren Davutoğlu, “Avrupa Birliğinin
ortalama büyüme hızı yüzde 1,3, Avro Bölgesinin yüzde 0,8, Latin
Amerika’nın yüzde 1,3. Yani Avro Bölgesi yüzde 0,8 büyürken Türkiye
ekonomi yüzde 2,9, takriben Avro Bölgesinden dört misli daha fazla
büyüme hızı sağlıyor. Alacağımız tedbirlerle ümit ederiz ki bu sene
hem büyüme hem üretim artışı birlikte gelecek. Birer birer bu
konulara yoğunlaşırsak aslında birincisi istihdam artırıcı adımlar
mahiyetinde ilk olarak İŞKUR’dan işgücü desteği, yeni işçilerimizin
iş hayatına başlamaları esnasında devletin işverenlere çok ciddi
katkıları olacak” diye konuştu.

İşbaşı Eğitim Programında çalışacak kursiyerlere asgari
ücret ödenecek

Özel sektör işyerlerinde 6 ay süreyle İşbaşı Eğitim Programında
çalışacak kursiyerlere İŞKUR tarafından net asgari ücret
ödeneceğini vurgulayan Davutoğlu, yani bir işverenin yeni bir işçi
alımı için planlama yaptığında 6 aylık iş başı eğitim programı
esnasında ücretlerin asgari ücret olarak İŞKUR tarafından
ödeneceğini, bunun işverenlerin istihdama tevşik edilmesi yanında
ciddi bir mesleki eğitim desteği olduğunu kaydetti. Bunun işçilerin
niteliğini değiştirecek dev bir adım olduğuna dikkati çeken
Davutoğlu, şöyle konuştu:

“6 ay boyunca işverene hiçbir maliyet bu anlamda yüklenmeyecek
şekilde asgari ücret İŞKUR tarafından ödenecek. İşverenin
kursiyerler için yaptığı harcamalar, vergi matrahından
düşürülebilecek. Yani işveren, kursiyerler için harcama yapıyor bu
da vergi matrahından düşürülecek. İşbaşı Eğitim Programı sonrası
kursiyerler aynı işkolunda işe alınırsa yani otomotiv sektörü,
ayakkabıcılık sektöründe 6 ay eğitim alındı bu sürede ücret, asgari
ücret olarak İŞKUR tarafından ödenecek, 6 ay sonra o işyerinde işe
alınırsa imalat sektöründe 42 ay takriben 3,5 yıl, diğer
sektörlerde ise 30 ay boyunca 2,5 yıl SGK işveren primi İŞKUR
tarafından ödenecek. Yani toplamda 4 yıllık destek sağlanmış oluyor
imalat sektöründe. 6 ayı eğitim olarak doğrudan İŞKUR tarafından
asgari ücret şeklinde dönem dönem, 3,5 yılda SGK işveren priminin
İŞKUR tarafından ödendiği dönem… Böyle bir geçiş sağlıyoruz. Önce
bütünüyle İŞKUR ödüyor 6 ay, sonra 3,5 yıl SGK işveren primi
ödeniyor. 4 yıllık bir destek sağlanıyor. Diğer sektörler de ise bu
6 ay artı 2,5 yıl şeklinde. 2015 Temmuz ayına kadar işbaşı
eğitimine başlanmış olması halinde ilave 6 ay daha desteklerden
faydalanılacak. Yani önümüzde aylarda yılın ilk yarısında istihdama
daha da teşvik etmek için temmuza kadar bu işbaşı eğitimi
başlanırsa, işbaşı eğitim için verilecek destek 6 ay değil 1 yıl
olacak.”

Toplum yararına çalışanların sayısı
artırılacak

Davutoğlu, bugün imzalanacak kararnamede de toplum yararına çalışma
kapsamında 120 bin yeni istihdam alanı oluşturulacağını
söyledi.

Yatırım teşvikleri bağlamında yatırımcıya daha çok vergi indirimi
sağlayacaklarını bildiren Davutoğlu, 2015 ve 2016 yıllarında
yatırım dönemi için vergi indiriminin artırılacağını kaydetti.
Yatırım döneminin ilk aşamada teşvik edilmesinin, daha işletme
üretime geçmeden yapılacak destek anlamına geldiğini belirten
Davutoğlu, yatırımcıların 2015 ve 2016 yıllarında
gerçekleştirecekleri yatırım harcamaları için yatırım döneminde
mevcut diğer tüm faaliyetlerinden elde edecekleri tüm kazançlarına
daha yüksek miktarda vergi indirimi uygulanacağını söyledi.

Davutoğlu, şöyle devam etti:

“2015-2016 harcamaları için yatırıma katkı tutarının yatırım
döneminde uygulanacak oranları birinci bölgede daha önce hiç yoktu,
mevcut durumda yatırım döneminde vergi indirimi birinci bölgede
yoktu şimdi yüzde 50 artırıyoruz. İkinci bölgede yüzde 10’dan yüzde
55’e, üçüncü bölgede yüzde 20’den yüzde 60’a, dördüncü bölgede
yüzde 30’dan yüzde 65’e, beşinci bölgede yüzde 50’den yüzde 70’e,
altıncı bölgede yüzde 80 olarak muhafaza ediyoruz. 5 milyon lira
yatırım yapıldığında 4. bölgede, yatırıma katkı oranı yüzde 30’du.
Bunun 450 bini yatırım döneminde, 1 milyon 50 bin lirası da işletme
dönemindeydi. Yani yatırım dönemindeki oran yüzde 30 iken 5 milyon
liralık yatırım için tablo bu… Ama şimdi bunu yüzde 65’e
çekiyoruz. Yatırım döneminde 975 bin lira, işletme döneminde 525
bin lira. Yani yatırım döneminde daha üretime geçmeden işletme
aşamasına geçmeden yapılacak desteği dördüncü bölge için yüzde
30’dan yüzde 65’e çekmiş oluyoruz. Bu yatırımlar teşvik anlamında
önemli bir adım.”

Yüksek teknoloji yatırımlarına tam destek vereceklerini bildiren
Davutoğlu, ileri teknoloji sınıfında yer alan yatırımların,
öncelikli yatırımlar kapsamına alınacağını ve 5. bölge
desteklerinden yararlandırılacağını söyledi.

Detaylı olarak son 7 ay içinde en fazla üzerinde durulan
hususlardan birinin bu olduğunu ifade eden Davutoğlu, üretimde
yüksek teknoloji payının artırılması için teşvikleri
genişleteceklerini ve yüksek teknoloji barındıran projelerin
beşinci bölge desteğinden istifade edeceğini kaydetti.

Davutoğlu, orta yüksek teknoloji içeren proje ve yatırımlar
bağlamında da alınacak ek tedbirin görüşülmesine devam edileceğini
belirtti.

Yeni yatırımcıya daha fazla destek vergi indirimi sağlayacaklarını
anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:

“2014 yılı sonunda uygulaması sona eren vergi indirimi ve sigorta
primi işveren hissesi desteğindeki yüksek oran ve süreler, 31
Aralık 2015 tarihine kadar başlanılacak yatırımlar için uygulanmaya
devam edilecek. Şu anda birinci bölge için bölgesel teşvik
uygulamalarında yüzde 10 olan oran yüzde 15’e, ikinci bölge için
yüzde 15’den yüzde 20’ye, üçüncü bölge için yüzde 20’den yüzde
25’e, dördüncü bölge için yüzde 25’ten yüzde 30’a, beşinci bölgede
yüzde 30’dan yüzde 40’a, altıncı bölgede yüzde 35’ten yüzde 50’ye
çıkarıyoruz. Büyük ölçekli yatırımlarda ise bu teşvikler birinci
bölgede yüzde 20’den yüzde 25’e, ikinci bölgede yüzde 25’ten yüzde
30’a, üçüncü bölgede yüzde 30’dan yüzde 35’e, dördüncü bölgede
yüzde 35’ten yüzde 40’a, beşinci bölgede yüzde 40’dan yüzde 50’ye,
altıncı bölgede yüzde 45’ten yüzde 60’a getirilecek.”

Davutoğlu, Başbakanlık Çankaya Köşkü’ndeki, İstihdam, Sanayi
Yatırımı ve Üretimi Destekleme Paketi’ne ilişkin basın
toplantısında, sigorta primi işveren hissesi desteğinin hem süre
hem de oran itibariyle artırıldığını söyledi.

Mevcut desteğin bu sene sonuna kadar yapılacak yatırımlar için
birinci bölgede sıfırdan 2 yıla, 2. bölgede sıfırdan 3 yıla
çıkarıldığını bildiren Davutoğlu, “3. bölgede 3 yıldan 5 yıla, 4.
bölgede 5 yıldan 6 yıla, 5. bölgede 6 yıldan 7 yıla, 6. bölgede 7
yıldan 10 yıla çıkarılacak. Bunlar da yatırımcıya yatırım esnasında
verilen destekler” diye konuştu.

Davutoğlu, finansmana erişim, yatırım finansmanı alanının
genişletilmesi ve atılacak adımlar hakkında önemli kararlar
aldıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:

“Öz sermaye ile finansmana tam destek sağlanacak. TBMM’de mart
ayında kabul edilen Kanun ile öz sermaye ile finansmana vergi
kolaylıkları getirilmiştir. Bu paketin en önemli unsurlarından
biri. Böylece, nakdi sermaye artırımı yapan şirketler için,
artırılan sermayenin belli bir kısmı her yıl kurum kazancından
indirilebilecek.

Bu uygulama ile şirketlerin borç yerine öz kaynak kullanımı
özendiriliyor. Yani şirketler kredi almak suretiyle bankacılık
sisteminden borçlanarak yaptıkları yatırımlardan çok daha avantajlı
bir şekilde öz sermayelerinin artırılması suretiyle yaptıkları
yatırımlarda sermaye artırımlarında teşvik edilecek. Ekonomideki
atıl kaynaklar sisteme kazandırılmış olacak. Ayni varlıkların nakde
dönüştürülerek şirketin sermaye yapısı güçlendirilmiş olacak. Yeni
şirket kurma ve halka arz özendiriliyor. Yurtdışında bulunan
sermayenin yurtiçine çekilmesi bakımından da çok özel bir imkan
sağlanmış olacak. Bu şirketlerimizin sermaye yapılarını
güçlendirecek, şirketlerimizin borçluluk oranlarını ve şirket
borçları üzerinden doğabilecek riskleri minimize edecek. Sermaye
yapıları üzerinden de krizlere dirençli, sermaye yapısı güçlü
şirketlerimizin doğuşuna vesile olacak.”

“Tasarım merkezleri de Ar-Ge merkezleri gibi
desteklenecek”

Başbakan Davutoğlu, yatırım  mallarının  ve  ara
 malların  vadeli  ithalatında Kaynak Kullanımı
Destekleme Fonu (KKDF) oranının yüzde 6’dan yüzde sıfıra
indirileceğini açıkladı.

Böylece sanayicinin girdi maliyetinin azaltıldığına işaret eden
Davutoğlu, “Bu, özellikle yatırım malları ve ara mallarının
maliyeti azaltılacak bir adım. Ar-Ge ve tasarıma daha fazla destek
sağlanacak. Bu faaliyetler aslında tam da niteliksel dönüşümü
ortaya koyan çalışmalardır. Tasarım aşaması, katkı değer itibariyle
en fazla değerin, zihinsel katkının da yapıldığı bir aşama. Bu
çerçevede nihai ürün kadar, o ürüne giden bütün süreçlerdeki etkin
katkıyı artıracak bir dönem. Bu çerçevede tasarım merkezleri, Ar-Ge
merkezleri gibi desteklenecek. Ar-Ge ve tasarım personelinin daha
esnek çalışmasına olanak sağlanacak. KOBİ’lerin siparişe dayalı
Ar-Ge ve tasarım faaliyetleri desteklenecek” ifadelerini
kullandı.

Davutoğlu, Hazine destekli kefaletin kapsamının genişletildiğini de
açıklayarak, “TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Kanun ile Hazine
kaynaklarından kredi garanti kurumlarına aktarılabilecek 1 milyar
lira tutarındaki kaynak, 2 milyar liraya çıkarıldı. Böylelikle
Kredi Garanti Fonu aracılığıyla 20 milyar lira tutarına kadar
Hazine kefaleti verilebilmesinin önü açıldı. Bakanlar Kurulu Kararı
ile Hazine destekli kefalet sisteminden yararlanabileceklerin
kapsamı genişletilmiş ve kapsama imalatçı KOBİ’ler ile kadın
girişimciler de ilave edildi” diye konuştu.

“İmalatçı KOBİ ve kadın girişimcilere ilave
destek”

Ahmet Davutoğlu, imalatçı KOBİ’lere ve kadın girişimcilere ilave
destekler vereceklerini duyurarak, özellikle KOBİ’lerin
güçlendirilmesi ve kadın girişimcilerin iş hayatındaki paylarının
artırılması için özel tedbirler alınacağını kaydetti. Davutoğlu,
 şunları kaydetti:

“İmalatçı KOBİ’ler bağlamında mevcut durumda her bir KOBİ için 1,5
milyon lira ve her bir risk gurubu için 2 milyon lira olan kefalet
limiti, imalat sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lerin yatırım
kredileri için 2,5 milyon liraya, her bir risk grubundaki imalatçı
KOBİ’ler için ise 3 milyon liraya çıkarıldı.

Ayrıca, diğer KOBİ’ler için 8 yıl olan maksimum vade, imalatçı
KOBİ’ler için 10 yıla çıkarılmış, diğer KOBİ’ler için yüzde 75 olan
kefalet oranı imalatçı KOBİ’ler için yüzde 80’e çıkarıldı.

 Kadın girişimcilerin finansmana erişimlerinin
kolaylaştırılması ve böylelikle kadın istihdamının artırılması
amacıyla yeni bir düzenleme başlatıldı. Düzenleme ile kadın
girişimcilerin 100 bin liraya kadar ve 5 yıl vadeli kullanacakları
krediler için Kredi Garanti Fonu aracılığıyla yüzde 85 oranında
kefalet imkanı sağlanacak.”

“Kalkınma Bankası yeniden yapılandırılacak”

Başbakan Davutoğlu, Ar-Ge’ye dayalı sanayi yatırımları için özel
bir proje ve finansman modeli geliştireceklerini bildirdi. TÜBİTAK
tarafından, başta enerji, ulaştırma ve sağlık sektörleri olmak
üzere imalat sanayisinde hazırlanan projelerin Türkiye Kalkınma
Bankası aracılığı ile destekleneceğini belirten Davutoğlu, bu
kapsamda fizibilite çalışmalarının da TÜBİTAK tarafından
sonuçlandırılacağını dile getirdi.

Davutoğlu, bu noktada projelerin özel sektör tarafından hayata
geçirileceğine dikkati çekerek, “TÜBİTAK gerektiği takdirde bu
şirketlere belirli bir süre ortak olabilecek. Projenin
finansmanında özel sektör öz kaynak kullanımı yüzde 20 olacak.
Türkiye Kalkınma Bankası da yüzde 50’ye kadar uygun koşullu
finansman desteği sağlayacak. Bütün bu çalışmalar esnasında
aldığımız önemli bir karar da Türkiye Kalkınma Bankasının çok ciddi
bir yeniden yapılanma süreci içine girmesidir. Türkiye Kalkınma
Bankası bütün bu kalkınma, istihdam projelerini düzenlemek ve
onlara yeterli desteği verebilmek için çok ciddi bir şekilde
yeniden yapılandırılacak ve dünyadaki örnekleriyle rekabet
edebilecek düzeye getirilecek” ifadelerini kullandı.

“Atılan adımların bütçe disiplinine olumsuz etkisi
olmayacak”

Başbakan Ahmet Davutoğlu, paket kapsamında KOBİ’lere teminat
kolaylığı da getirildiğini kaydederek, “KOBİ’lerin finansmana
erişiminin artırılması amacıyla taşınırların teminat olarak
kullanılmasının önündeki engelleri kaldıracak düzenlemeler
yapılacak. Şimdiye kadar taşınırların teminat olarak kullanılmaması
sebebiyle sadece nakti teminatların gelebileceği bir limit var,
taşınırlar teminat olarak kullanıldığında özellikle finansmana
erişim bakımından son derece önemli bir imkan sağlanmış olacak.
Bununla ilgili hazırlanmakta olan Kanun Tasarısı önümüzdeki dönemde
TBMM’ye sevk edilecek” dedi.

Davutoğlu, bir taraftan istihdamın artırılması, diğer taraftan
yatırımların teşviki, vergi indirimleri ve diğer teşviklerle, en
önemlisi de finansmana erişim imkanının artırılmasına dayalı
kapsamlı bir teşvik paketini, sanayici ve üreticilerin hizmetine
sunduklarını belirtti.

Bunların entegre ve bütüncül bir ekonomik anlayışın yansımaları
olduğuna işaret eden Davutoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Biz 25 Öncelikli Dönüşüm Programını ilan ederken aslında onun
ayrılmaz bir parçası olarak bu paketi de beraber çalıştık.
Önümüzdeki dönemde bir taraftan olabilecek konjonktürel sorunlarla
etkin bir şekilde mücadele etmeyi planlayacağız, diğer taraftan
ekonomimizin büyüme performansının sürdürülmesini temin edeceğiz
ama en önemlisi de uzun dönemde Türk ekonomisinin, dünyanın en
büyük 10 gücü arasına girebilmesi için yapısal reformlara devam
edeceğiz.

Şunu da bir kez daha vurgulamak isterim, finansal yapı, mali
politikalar ve kalkınma birbirini destekleyen sac ayağı
niteliğindedir. Bu konuda attığımız adımların bütçe disiplinine
herhangi bir olumsuz etkisi olmayacak. Bu teşvikler aksine şu
aşamada bütçe disiplini içinde atılan adımlar olmanın yanında,
hemen sonrasında üretim artışının getireceği vergi artışı ile
birlikte bütçemizi daha da güçlendirecek bir dönemin önünü
açacaktır. Bu anlamda kısa dönemli adımlarla, orta ve uzun vadeli
adımları bir bütün içinde değerlendiren bir perspektifle
bakıyoruz.

25 Öncelik Dönüşüm Programı ile ilgili olarak yaptığımız
açıklamada, çalışmaların 3 aylık değerlendirmesini kamuoyuna
sunacağımızı belirtmiştik, bu ayın ikinci yarısında, nisan sonuna
doğru bu adımların ilk 3 aylık performansı konusunda bilgilendiren
kapsamlı bir kamuoyu açıklaması yapacağız. Bu paketin
üreticilerimize, sanayicilerimize, girişimcilerimize hayırlı
olmasını diliyorum. Yeni istihdam alanları açması ve
vatandaşlarımızın bereketli bir şekilde bunlardan istifade etmesini
diliyorum.”

Bir yanıt yazın