Görmez: 'Son yüzyıl İslam dünyası için en zor yüzyıldır'

0

Görmez: 'Son yüzyıl İslam dünyası için en zor yüzyıldır'

Diyanet İşleri Başkanlığının üç
gün sürecek ‘Merkez Birimleri İstişare Toplantısı’
Afyonkarahisar’da başladı.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in katılımıyla
gerçekleşen toplantıda, tüm birim amirleri üç gün boyunca Diyanet
İşleri Başkanlığının hizmetlerinin değerlendirilmesi ve geleceğe
yönelik hizmet planlamalarının yapılması konularını masaya
yatıracak.

Diyanet İşleri Başkanlığının merkez teşkilatında görev yapan tüm
üst düzey yöneticilerin ve birim amirlerinin katıldığı toplantının
açılışında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, son yüzyılda
İslam dünyasının kendini aradığını kaydederek, “İslam dünyası
kendisini arıyor. 1915 ile 2015 arasında geçen 100 yıl,
Müslümanların bir varlık yokluk mücadelesi içine girdikleri yüzyıl
olmuştur” dedi.

Son yüzyılın İslam dünyası için en zor yüzyıl olduğunu ifade eden
Başkan Görmez’in konuşmasından önemli satırbaşları şöyle;

“Son yüzyıl, Müslümanların bir varlık yokluk mücadelesi
içine girdikleri yüzyıl olmuştur…”

Bugün bu toplantıda öncelikle şunu ifade etmek istiyorum. İslam
dünyası kendisini arıyor. 1915 ile 2015 arasında geçen 100 yıl,
Müslümanların bir varlık yokluk mücadelesi içine girdikleri yüzyıl
olmuştur. Müslümanların en zor yüzyılı diyebiliriz. Biz bütün
çalışmalarımızı yaparken bir taraftan da Türkiye’deki, İslam
dünyasındaki ve dünyadaki gelişmeleri takip etmekle mükellefiz.
Takip etmediğimiz takdirde hizmetlerimizi planlamamız mümkün
olmaz.

“Önümüzdeki yıllarda Türkiye’de ve dünyada İslam, en önemli
gündem maddesi olmaya devam edecektir…”

Yüzyıl içinde yaşananlara baktığımız zaman siyasi ve sosyal
gelişmeler Müslümanları daha çok egemen olmaktan uzaklaştırmıştır.
Son yüzyıldaki bütün gelişmeler Müslümanların aleyhine tecelli
etmiştir. İşgaller, istibdatlar, istilalar Müslüman varlıkları
baskı altına almıştır. 2015’ten sonra İslam dünyasının geleceğiyle
ilgili bir öngörüde bulunmak gerekirse doğrusu Müslümanlar ve İslam
gerçeği artarak konuşulmaya devam edecektir. Türkiye’de ve dünyada
İslam en önemli gündem maddesi olmaya devam edecektir. Bu bizim
işimizi zorlaştıracak ve daha büyük hazırlık yapmamızı gerektirecek
bir durumdur. Bu duruma hazır olmak gerekir.

“Her zevalin bir kemali vardır…”

Önümüzdeki yıllarda Müslüman coğrafyasında iç çatışmaların azalması
ve barış girişimlerinin başlaması hızlanacaktır. Her zevalin bir
kemali vardır. Cuma günü Yemen’de bir camide 100’ü aşkın insan
katledildi. Her gün yüzlerce Müslüman yüzlerce Müslümanı
katlediyor. Büyük bir ıstırapla bunları takip ediyoruz. Mezhep
çatışmalarıyla ilgili ciddi inisiyatiflerin alınmaya başladığı
dönem olacaktır. Bölgede iç çatışmaları durdurmaya yönelik çabalar
artacaktır. Birlikte yaşama ahlakı ve hukuku üzerinde bütün
Müslümanlar yeniden duracaktır. Bu yüzden bizim bu yıl Kutlu Doğum
Haftası temamız ‘Birlikte Yaşama Ahlakı ve Hukuku’ olmuştur.

“Avrupa’da İslam birinci gündem maddesi olmaya devam
edecektir…”

Avrupa’da İslam birinci gündem maddesi olmaya devam edecektir.
İslamofobi karşısında etkin çalışmaların yapılacağı dönem olacaktır
önümüzdeki dönem.
Diyanet İşleri Başkanlığının son yıllarda evrensel bir iyilik
hareketine dönüştüğünü kaydederek, hizmet kalitesinin de bu anlayış
çerçevesinde şekillenmesi gerektiğini vurguladı. Diyanet’in hem
yurtiçinde hem de yurtdışında birçok hizmeti yürüttüğünü belirten
Başkan Görmez, din hizmeti yürüten bir kurumun toplumun sosyal
sorunlarına ilgisiz kalmasının mümkün olamayacağını söyledi.
“Toplumun sosyal sorunlarına ilgi duymayan bir kurumun din hizmeti
icra etmesi mümkün değildir…”
Diyanet İşleri Başkanlığı olarak toplumsal sorumluluk alanımızı
genişlettik. Ulusal ve uluslararası çapta hizmetler oldukça arttı.
Kimsesiz çocuklar, sokak çocukları, mahkûmlar, doğal felaketler,
bakıma muhtaç insanlar, insani yardımlar… Bunlar din hizmeti
yürüten kurumun olmazsa olmazı arasındadır. Toplumun sosyal
sorunlarına ilgi duymayan bir kurumun din hizmeti icra etmesi
mümkün değildir. Son yıllarda Diyanet’in bir iyilik hareketine
dönüşmesi son derece önem arz ediyor. İslam toplumlarının bu ülkeye
bağladığı umutları gördüğümüz zaman bizim nefes almadan çalışmamız
gerektiği bir kez daha ortaya çıkıyor.

“Diyanet olarak iyiliğin egemen kılınması gibi toplumsal
vazifelerimizi ne kadar yapabildiğimiz üzerinde durmamız
gerekiyor…”

Diyanet İşleri Başkanlığının bütün hizmetlerini üç kategoride ele
alabiliriz. İbadetlere yaptığımız rehberlik, cami içi hizmetler,
hac ve umre hizmetleri gibi hizmetler bireysel kategoride
yaptığımız hizmetlerdir. İyiliğin egemen kılınması, toplumda marufu
egemen kılmaya çalışmak gibi toplumsal vazifelerimizi ne kadar
yapabildiğimiz üzerinde durmamız gerekiyor. Ümmet kategorisinde,
İslam kardeşliğini pekiştirme noktasında yaptıklarımız ve
yapacaklarımızda üçüncü hizmet kategorimizdir.
Konuşmasının sonunda Başkan Görmez, toplantının hayırlara vesile
olmasını niyaz ederek, asla unutulmaması gerekenin, bütün
çalışmaların gayesinin rızâ-i bariye uygun olması olduğunu
hatırlattı.

Bir yanıt yazın